Malatya’nın yerle bir olduğunu herkes duydu. Enkaz kaldırma beceriksizliğini artık Türkiye duyuyor. Malatya’da maalesef enkazın yarısı ancak kaldırılabildi. Resmi rakamlara göre yüzde 53,5’i kaldırılmış durumda. 9 ayda aldığımız yol bu, sadece yüzde 53’ü kaldırılmış. Bu süreçte tören yapıp, havai fişek patlatmadılar. Büyük binaları yıkarken tören yapıyorlar. En son Yeşilevler’deki yıkımda bunu gördük. Böyle giderse en az bir yıl daha enkazın kaldırılmayacağını görüyoruz. Büyükşehir belediye başkanı önce ocakta biteceğini söyledi, vali aralık dedi, şimdi mart ya da nisan ayında bitirileceği söyleniyor ama buna da yetişilemeyecek gibi görünüyor. Enkaz kaldırırken yerinde ayrışma bununla birlikte toz ve asbest tehlikesi de devam ediyor. Asbest bir cinayet gibi, bir önlem alınmıyor.
“HAK SAHİPLİĞİ SORUNU ÇİLEYE DÖNÜŞTÜ”
Hak sahipliği meselesi var. Depremzedelerin AK Parti’den ev alabilmesi deveyi hendek atlatmaktan daha zor. O kadar anlamsız şart ve kriter var ki hak sahipliği tam bir çileye dönüşmüş durumda. Malatya’da hak sahipliğine başvuranların sayısı 121 bin 907 iken 69 bin 263’ü kabul edilmiş. Her iki depremzededen birinin talebi kabul edilmemiş. Maalesef depremin vurduğu Malatyalıları AKP vurmaya devam ediyor. İtirazlar yapılıyor ama yeterli personel olmadığı için bu süre yeterli değil. Mutlaka itiraz süresi de uzatılmalıdır. İtiraz süresi uzatılmazsa Malatyalılar mağdur olacak.
“EŞYA PARALARI, TAŞINMA DESTEKLERİ HALA VERİLMEDİ”
Depremin üzerinden 9 ay geçti ama hala eşya paraları verilmedi. Maliyenin yanına çadır kurdular, insanlar kuyruğa girip, kaybettikleri eşyaları yazdırdılar ama hala eşya paraları ödenmedi. Hala destek alamayan depremzedeler var. 9 ay geçmiş 10 bin hane başı destek, 15 bin taşınma desteğini alamayan insanlar oldu.
“ORTA HASARLI BİNALAR DA TEHDİT ALTINDA”
Orta hasarlı binaların ne olacağı tartışılıyor. Belediyelerin verdiği sınırlı sayıdaki ruhsatların tekrar iptal edildiği konuşuluyor. Bu şartlarda orta hasarlı bina sahipleri kışı dışarda geçirmeye devam edecek. Orta hasarlı binalarla ilgili 6 Şubat 2024’e kadar işlem başlatılması gerekiyor çünkü bir yıl içerisinde güçlendirme işlemi başlatılmazsa ağır hasarlı kabul edilecek ve yıkılacak.
“HİBELER SON DERECE YETERSİZ”
Yerinde dönüşüm ile ilgili de bir belirsizlik var. 750 bin TL hibe ve 750 bin TL kredi ile 100 metrekarelik evin yapılması mümkün değil. Malatya’daki 100 metrekarelik evin bugünkü maliyeti 2,5 milyon TL’den az değil. Müteahhitler enflasyon nedeniyle fiyat veremiyor.
Devlet yapmayınca insanlar bahçe ve bağlarına ev yaptılar. Bu şekilde 15 bin evin yapıldığı ifade ediliyor. Bunlar hiçbir denetime girmeden insanlar gidip evlerini yaptılar ve oturuyorlar. 15 bin kaçak mı sayılacak? Bununla ilgili de bir çözüm üretilemedi.
“HAKİMBEY APARTMANI’NIN YIKILACAĞI 2020’DEN BERİ BİLİNİYORDU”
4 Ocak depreminden iki gün sonra Hakimbey Apartmanı’nda oturan ve Kahramanmaraş merkezli depremde hayatını kaybeden Gülen Öner’in Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’ne yazdığı dilekçeyi paylaşan Ağbaba, “
Depreme Malatya’nın hazır olması lazımdı. 24 Ocak 2020 depremi Malatya’yı da etkilemişti. Malatya merkezde de birçok binanın ağır ve orta hasarlıdan az hasarlıya çevrildiğini biliyoruz. Bunlardan birisi de Hakimbey Apartmanı. İçinde 78 kişi hayatını kaybetti. Yazılan bir dilekçe var onu sizinle paylaşımak istiyorum; Gülen Öner, 24 Ocak 2020’de Elazığ’ın Sivrice ilçesinde meydana gelen deprem sonrası “İkamet ettiğimiz aşağıda açık adresini belirttiğimiz apartmanımızda ve dairemizde 24.01.2020 tarihinde meydana gelen depremde hasarlar ve çatlaklar oluşmuştur. Bu nedenle evimizde ikamet edemiyoruz. Hasar tespiti için yerinde testlerin yapılması için arz ederiz. Evde kalamıyoruz. Gelindiğinde yukarıdaki numaramdan iletişime geçilmesini rica ediyoruz” demiş. Bu dilekçeyi görmezden gelip o ağır hasarlı binaları hafif hasar veren anlayış bu insanları katilidir. Bir işlem yapıldı mı, yapılmadı. Bu katliamın belgesidir. 78 kişi Hakimbey Apartmanı’nda göz göre göre öldü. Dilekçeyi yazan Gülen Öner’de enkazın altında kaldı, öldü. Malatya’da böyle onlarca bina var, bu cezasızlık olduğu sürece de bunları yaşamaya devam edeceğiz.
“BELEDİYE BAŞKANLARI YARGILANMADI”
Denetim yapmayan ve ruhsat veren anlayış ortada gezmeye devam ediyor. Yeşilyurt Topsöğüt Konutları ağır hasar aldı. Bostanbaşı’nda imar verilen yerler ağır hasarlı. Kim suçlu, daireyi alan öğretmen, terzi, esnaf suçlu ama tarlaya imarı veren belediye başkanı yargılanmadı. Bizim belediye başkanları ne yapıyor, kimisi yapay zekayla arsa satıyor. Bunları kutlamak lazım. Yeşilyurt Belediye Başkanı’nın kıymetini Malatyalılar bilsin, bir cevher. Gri pasaportla inan kaçakçılığı yapmak kimin aklına gelirdi? Kimin aklına gelirdi yapay zekayla, sahte belgeyle arsa satmak? Bunlar ortada gezmeye devam ediyorlar. Öbürü eşini, dostunu, yakınlarını işe sokuyor. Selahattin Gürkan’ın da emeklerini unutmamak lazım, Malatya’ya tanıtım noktasında bayağı emekleri oldu. Ne dedi, “Biz ölülerimizi iyi gömüyoruz” dedi, Türkiye’de gündem oldu. “Azgınlık” dedi, sağ olsun Malatya’yı bayağı tanıttı. Kahramanmaraş heyeti Cumhurbaşkanıyla görüşüyor. Birde Malatya heyeti var. Vasatlığa bir bakın. Beyler açıklama yapıyorlar, nasıl anlatmışlarsa sorunlarını? “Cumhurbaşkanına sorunlarımızı anlattık” diyorlar. Kapının önünde kayısı veriyorlar. Malatya’daki siyasetin geldiği durum bu. Kayısı olmazsa randevuda vermeyecekler. Kayısının hayrına görüşüyorlar.